4.04.2008 17:31:04
Merhaba sevgili Hakkari'li dostlarım. Diyeceksinizi ki,muz ile Hakkari'nin ne alakası var? Olmaz olur mu? Bakın şimdi neler oldu Yıl 1989 23 Aralık öğleden sonra. Gerçi Hakkari'de kış mevsiminde pek "öğleden sonra olmaz"çünkü direkt olarak sabahtan sonra akşam olur. Van-Hakkari karayolu bir açık bir kapalı. Sebze-meyve kamyonlarının en kahraman şoförleri Başkale'ye kadar gelmiş şanssız olanları ise muhakakki Rahva'da mahsurdur. Ama kış gerçekten çok çetindir. Şimdi 22 yaşında olan oğlum,MUZ diye tutturdu. Muz ve Hakkari! -Yapma oğlum,kes şu ağlamayı muz yok dedikçe sesi Biçerin imamından(melle)daha kuvvetli çıkıyordu. -Muzzzzz,muz da muz! O kar-kıyamette çıktım evden.Biçer de oturuyordum.(Mehmet KAHRAMAN ağabeyimin evi)Alt yoldan karlara bata-çıka Şehit Selahattin İ.Ö.Okulunun önüne kadar gelmiştim. Kafamı yukarı kaldırdım,yağan karlar gözüme burnuma kaçıyordu. -Ey büyük allahım bu kadar güzel karın arasından ,vazgectim 1 kiloyu sadece 1 tane muz at,muz yağdır dedim içimden ve kendi kendimle adeta alay edercesine başladım çarşıya doğru yürümeye. O dükkana sor,yok! Bu dükkana sor yok!Ne yok? Muz yok. Muzu kim kaybetmiş? Hiç kimse! -Vallahi hoca bizi sevdiğine inanmasak diyeceğiz ki "bu adam bizimle dalga geçiyor" -İnanın ben de utana sıkıla soruyorum. Gah espriye vurarak,gah karambole getirerek soruyorum ama,hakikaten yok.Vazgeçtik muzdan doğru dürüst o gün sebze-meyve hiç yok! Şimdi esas konuya geliyorum Bir dükkan.Tezgahlar boş denecek kadar seyrek. Muz yok. Ama dükkanın arka tarafında çöp tenekesinin yanına sarkmış sağlam bir muz kabuğu var. Hemen bir salatalık alıp soyduk,muz kabuğuna yerleştirdik ve izolobantla ortasından ve üst tarafından yapıştırdık. Eve gidince oğluma muz diye yutturmak zorundaydım.Anlayacaktı işi ama en azından olmayan bir meyveyi ancak bu kadar yaratabileceğimi görecekti. Traji-komik ti oğlum için,ama benim espirili hayatımda sadece küçük bir şakaydı.Ama zorunlu şakalardan. Eve geldim.Muzu soydum(güya)Oğlum ısırır ısırmaz,ilk ağlamasından en az on kat daha fazla bağırarak ağlamaya başlamış ve bana dönerek, -Baba bu hıyar yaaa!! Yok oğlum,bulamadım idare et dedim ve hep beraber gülmeye başladık. Mutluyduk. Muz bulamamıştık oğlumuza ama hep beraber MUTLUYDUK. Yanlış anlaşılmasın diye ekleyeyim, O çetin kış şartları dolayısı ile bir yıl da sadece bir tek gün istediğimiz olmadı diye HAKKARİnin hakkını yiyemezdik.Çünkü çok seviyorduk. Hatta şöyle diyelim, O çetin kış şartlarında nerde olursanız olun aynı sıkıntıyı yaşarsınız. Şimdi bahar geldi,bir müddet sonra oğlumun "COŞKUN" dediği ve çok sevdiği "IŞKIN" zamanı başlayacak. Duyduğuma göre BERÇELAN yayla yolu yapılmış.Bu yaz otlu peynir ve Hakkari'nin o tertemiz yufka tandır ekmeğini yemeyi Allah bana nasip eder inşallah. İnsanlar Yaz mevsiminde HAWAİ adalarını hayal ederken benim tek HAYALİM sizlerisiniz. Sizin HAWAİ hayaliniz varsa benimde sevgi dolu HAKKARİ gerçeğim var. Ben böyle de çookk MUTLUYUM. BÜYÜKLERİN ELLERİNDEN KÜÇÜKLERİN GÖZLERİNDEN ÖPERİM. Allah için bu sefer ORTANCALARA bişey yok,çünkü beni aramıyorlar. Güzel ülkemin güzel insanlarını muhabbet ve sevgi ile kucaklıyorum Saygılarımla
Ekleyen/Kaynak: Ümit hoca
Bu bölüme Izlenim ekleyebilirsiniz. Izlenim eklemek için
tıklayın
Yazan: süheyda 23.08.2009 13:46:59
abi süpersin ya durumu iyi kurtarmışın
Yazan: H34THCLİFF1051 8.04.2008 18:32:48 !! süper!!!ha bu arada ben kendimi tanıtıyım ben mardinliyim komşuyuz yani şırnak ilinde beğeniyorum... selametle
|