|
|
Yazan ^XALO^
Tarih: 24.02.2012 15:54:59
Sil
|
BuNca ZaMaN BaNa AnLaTMaYa ÇaLışTıGıNı,KeNDiMi BuLDuGuMDa AnLaDıM..HeRkeSiN MuTLu oLMak İçiN BaSka BiR YoLu VaRMıS, KeNdi YoLuMu ÇiZDiGiMde AnLaDıM..BiR TeK YaSaNaRaK öGReNiLirMiS HaYaT,OkuYaRaK,DiNLeYeReK DeGiL..BiLdikLeRiNi BaNa NeDeN AnLatMaDıGıNı, AnLaDıM.. YüReGiNDe AşK oLMaDaN GeCeN HeRGüN KaYıpMıS, AşK PeSiNdeN NeDeN YaLıNaYaK KoStuGuNu AnLaDıM..Acı DoRuGa uLaStıGıNda GöZyaSı GeLMezMiS GöZLeRdeN,NeDeN Hiç AğLaMaDıGıNı AnLaDıM ..AğLaYaNı GüLdüReBiLMeK,AğLaYanLa AğLaMakTaN DaHa DeGerLiyMiS, GöZyaSıMı KaHKaHaYa ÇeViRDiGiNDe AnLaDıM..BiR İnSaNı HerHaNGi BiRi KıRaBiLiR, aMa BiR TeK En CoK SevDiGi AcıTaBiLiRmiS, ÇoK AcıTTıGıNda AnLaDıM..FaKaT,HaKeDeRmiS SeViLeN oNuN içiN DöKüLeN HeR DaMLa GöZyaSıNı, GöZyaSLaRıyLa BiRLiKte SeViNçLeR TeRkeTTiGiNde AnLaDıM..YaLaN SöyLeMeMeK DeGiL,GeRçeGi GizLeMeMekMiS MaRiFeT, YüReGiNi eLiMe KoyDuGuNDa AnLaDıM..''SaNa iHtiYaCıM VaR,gel.!!'' DiYeBiLMekMiS GüçLü oLmaK, SaNa ''GiT''DeDiGimDe AnLaDıM..BiRi SaNa''GiT''DeDiGiNde,''KaLmaK İsTiyoRuM''DiYeBiLmeKmiS SevMek,GiT DeDikLeRiNde GiTTiğiMde AnLaDıM..SaNa SevGiM SıMaRıK BiR CoCukMuS,HeR DüStüGüNDe ZıRıL ZıRıL AğLaYaN,BüYüYüP BaNa SıMSıKı SaRıLdıGıNda AnLaDıM..ÖzüR DiLeMeK DeGiL,''AffeT BeNi''DiYe HayKıRmaK iSteMekMiS PişMaN oLMaK,GeRçeKTeN PişMaN oLduGumDa AnLaDıM..Ve GuRuR, KayBeDeNLeRiN,AciZLeRiN MasKeSiyMiS, SevGi DoLu YüRekLeRiN GuRuRu oLMazMıS, YüReGiMde SevGi BuLduGumDa AnLaDıM..öLüRceSiNe iSteYeN BekLeMeZ,SaDeCe uMuT eDeRmiS BiR GüN AffeDiLMeYi,BeNi AfeTMeNi öLüRceSiNe iSteDiGiMde AnLaDıM..SevGi EmeKmiS, EmeK iSe VaZGeCMeYeCeK KaDaR, aMa öZGüR BıRaKaCaK KaDaR SEVMEKMİS...!!! |
|
|
Yazan ^XALO^
Tarih: 24.02.2012 15:50:14
Sil
|
Sen Vurdunda Ben Ölmedim mi? Yokluğunda ne ateşleri hasretimle yaktım da Bir seni yakamadım, beni yaktığın gibi Çölde su, mahpusta gün, oruçta ekmek gibi bekledim seni Sense araya korkular koydun. Yasaklar koydun... Bitmez tükenmez engeller koydun Şimdi nerdesin diye sakın sorma Sen çağırdın da ben gelmedim mi?
Sen varken darılmazdım çiçeksiz baharlara, Yağmurlu havalara...Bu kasvetli akşamlara Sen varken Bakıp içlenmezdim tren istasyonlarına Otobüs duraklarına... Sen varken ayrılanlara ağlamazdım... Yıkılmazdım biten sevdaların ardından Gidenlere küsmezdim Kalanlara acımazdım... Sen varken böyle üşümezdim-titremezdim Masumdum, çocuklar gibi Böyle delirmezdim-küfretmezdim...
Hele ölmeyi hiç düşünmezdim. Şimdi soruyorum sana Adı sevdaysa bu cehennemin Sen yaktın da ben yanmadım mı?
Biliyorsun Bütün acılarına 'yeşil ışık' yaktım olmadı Bütün korkularına'arka çıktım'olmadı Dağlara merdiven dayadım olmadı Haziranda kar oldum yağdım avuçlarına olmadı Sevdim olmadı -yandım olmadı-Ne yaptıysam olmadı Benden artık pes Bu aşkın biletini istediğin gibi kes Nasılsa gidiyorsun Biliyorum git...
Ama ardında Ağlayan bir çift göz Paramparça bir yürek Ve yıkılmış bir dağ görmek istemiyorsan Çek silahını-daya sırtıma Titrersem namerdim... Sen vurdun da ben ölmedim mi? ..MeSuT.. |
|
|
Yazan ^xalo^
Tarih: 24.02.2012 15:46:01
Sil
|
Bir zamanlar gökyüzünde birbirlerini gerçekten çok seven bir bulutla yıldız vardı... Bulut gökyüzünün en şeker, en pembe bulutu yıldızsa en parlak, umudu en çok yansıtan yıldızıydı...
Gökyüzündeki her varlık onların sevgisini kıskanırdı... Tatlı bir kıskançlıktı onlarınkisi... Ama biri vardı ki bulut ve yıldızın ayrılmalarını yürekten istiyordu... Hem de yıldızın en yakın arkadaşı olmasına rağmen...
Bulut biraz saftı, kimseyi kıramazdı... Yıldızsa bulutu için elinden gelen her şeyi yapabilir, herkese meydan okuyabilirdi... Zaten onun için bir bulutu bir de çok sevdiği dostu peri vardı... Bir derdi olduğunda gider periye anlatırdı... Nereden bilebilirdi ki, perinin bir gün bunların hepsini yıldızla bulutun ayrılmalari için kullanacağını?
Bir gün nazar değdi bulutla yıldıza... Hiç yoktan bir sebepten tartıştılar. Bulut, çekti gitti, hatalı olmasına rağmen. Yıldızsa "Nasılsa bulutum beni seviyor, dönecektir." diye düşündü... Fakat hiç bir şey beklendiği gibi gitmedi... Bulut dönmedi. Kim bilir, belki de cesaret edemedi dönmeye. Tek bir gerçek vardı ki: O da ikisinin de çok üzgün olduklarıydı...
Gökyüzündeki iyilik melekleri bile ağladılar onların durumlarına ama ne fayda...
Ertesi gün yıldız olanları en yakın dostu periye anlattı... Periyse göstermelik bir hüzne büründü... Eline büyük bir fırsat geçmişti. Artık hayatı boyunca kıskandığı kişiye karşı kozları vardı elinde. O kişi, en yakın dostu yıldız olmasına rağmen kullanacaktı kozlarını... Hem de büyük bir zevkle...
Bulutun yanına gitti ve yıldızın artık onu sevmediğini söyledi. Bulutsa üzüldü, boynunu büktü ama elinden hiç bir şey gelmeyeceğini düşündü... Çünkü yıldız inatçıydı.. Bir kere olmaz dediyse, bir daha olur demezdi. Peri de bulutun bu üzgün durumundan yararlanıp ona olan sevgisini itiraf etti... Bulut da kimseyi kıramadığı için perinin, yıldızının yerine geçmesine izin verdi...
Yıldız, günlerce bulutunun dönmesini, ondan af dilemesini bekledi... Ama bulut gelmedi. Bir gün yıldız, bulutun yanına gidip, konuşmaya karar verdi. Gece yola çıktı.
Bulut, dostu sandığı periyle birlikte ayda eleleydi... Melekler dayanamayıp, tüm olan biteni anlattılar yıldıza... Çok üzüldü ve çaresiz, döndü arkasını gitti... Yavaş yavaş sönmeye başladı...
O günden sonra yıldız söndü, ışık veremez oldu.. Bulutsa artık ne o kadar pembe, ne de o kadar kadifeydi.
Yıldız, ilk zamanlar her şeyden vazgeçti, hayata küstü... Ama kolay pes etmezdi. Kısa bir süre sonra hayatıyla ilgili o önemli kararı verdi.
O güne kadar hiç görmediği güneşin yanına gidecekti ve biraz daha ışık isteyecekti ondan. Çok geçmeden daha önce hiç görmediği güneşin yanına gitti... Ondan yansıtması için biraz daha ışık istedi... Güneş ışık yerine sevgisini verdi yıldıza...
O gün bu gündür yıldız, dünyaya güneşin sevgisini yansıtır.... Bulutsa hep gözyaşlarını akıtır dünyaya... Bir de yüreğinde kopan fırtınaları...
|
|